Demokrasiye Vurulan Darbe: 12 Eylül 1980.....
Türkiye’nin demokrasi yolculuğunu kesintiye uğratan, halk iradesini zorla susturan 12 Eylül 1980 askeri darbesinin 45. yılı. Yarım asra yakın bir zamana karşın toplumsal hafızamızdaki derin izleri silinebilmiş değil. O gün, sadece siyasetin değil; hukuk, adalet, özgürlük ve insan onurunun da ağır bir darbe aldığı tarihlerden biri olarak belleğimizde yer alıyor.
Darbe ile birlikte yüz binlerce vatandaşımız gözaltına alındı, sorgularda işkencelere maruz kaldı, binlercesi sürgün edildi, mesleklerinden atıldı, düşünceleri nedeniyle mahkûm edildi ve genç fidanlar idam sehpasına gönderildi. Bir devletin en temel görevi olan yaşama hakkını koruma yükümlülüğü, silahların gölgesinde yok sayıldı. Demokrasi ve hukukun yerini baskı, korku ve yasaklar aldı.
Darbelerle Kesilen Demokrasi Yolu
Türkiye’nin yakın tarihinde neredeyse her on yılda bir tekrarlanan darbeler ve muhtıralar, milletin kendi geleceğini tayin etme hakkını kesintiye uğrattı. Bu zincirin en ağır halkası olan 12 Eylül, yalnızca siyasi düzeni değiştirmekle kalmadı, toplumsal hayatın her alanına nüfuz eden kalıcı bir travma bıraktı. O dönemin baskıcı zihniyeti, özgür düşünceyi boğdu, gençliği sindirmeye çalıştı ve toplumun üzerine korku perdesi örttü.
Hukukun Askıya Alındığı Günler
“Düzeni sağlama” bahanesiyle yönetime el koyan darbeciler, aslında devletin temelini sarsarak hukuku rafa kaldırdılar. İnsan haklarının ve demokrasinin evrensel değerleri hiçe sayıldı. Özgürlükler kısıtlandı, üniversitelerden basına kadar toplumun tüm kurumları baskı altına alındı. Bugün hâlâ yürürlükte olan 12 Eylül Anayasası, bu dönemin en kalıcı mirası olarak, demokrasi önünde büyük bir engel teşkil etmektedir.
Milletin Direnişi ve Demokrasi Mücadelesi
Ancak Türk milleti, her seferinde olduğu gibi, kendi iradesini gasp edenlere boyun eğmedi. 12 Eylül Referandumu ile darbecilerin gölgesini yıkmaya başlayan halk, demokrasisine sahip çıkacağını açıkça gösterdi. Son yıllarda atılan adımlar, toplumun özgürlük ve adalet taleplerinin gücünü yansıttı. Türkiye, bugün demokratikleşme yolunda önemli mesafeler kat etmiş, ekonomik ve toplumsal gelişimiyle dünya sahnesinde daha güçlü bir konuma ulaşmıştır.
Darbelerin Kapanmayan Hesabı
Aradan geçen 45 yıla rağmen 12 Eylül’ün açtığı yaralar hâlâ tam anlamıyla kapanmış değildir. Darbecilerin oluşturduğu kurumların ve kanunların bir kısmı hâlâ yürürlükte olup, milletin önünde engel teşkil etmektedir.
Demokrasiye Sahip Çıkma Kararlılığı
Bizler, milletin yanında saf tutmaya, her türlü darbe girişiminin karşısında dimdik durmaya devam edeceğiz. Çünkü milletimizin iradesi üzerinde hiçbir güç yoktur. Darbeler, sadece geçmişin karanlık sayfaları olarak kalmalı; geleceğimiz, özgürlük ve demokrasiyle aydınlanmalıdır.
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen Şanlıurfa Şubesi olarak 12 Eylül’ü, 28 Şubat’ı ve tüm darbe girişimlerini lanetlerken, bu topraklarda bir daha asla darbe karanlığının yaşanmaması için mücadelemizi sürdüreceğimizi bir kez daha vurguluyoruz.
İbrahim Coşkun
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen İl Bşk.
Benzer Haberler
VİRANŞEHİR BELEDİYESİ’NDEN HÜRRİYET MAHALLESİ’NDE ASFALT HAMLESİ
VAN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KALDIRIM VE YOLLARA BIRAKILAN ÜRÜNLERİ TOPLATTI
İsmail Alpyiğit, Şanlıurfa Şoförler ve Otomobilciler Esnaf Odası Başkanlığına Aday Oldu
30 yıldır Türkiye’de kazıyor: İngiliz arkeolog Şanlıurfa'da Mendik Tepe’nin sırlarını arıyor
Demokrasiye Vurulan Darbe: 12 Eylül 1980.....
Şanlıurfa’da Tek Yönlü Trafik Kazası: 4 Yaralı
CHP Şanlıurfa İl Başkanı Ferhat Karadağ: Kent Mücadelesinde Bir Zafer Daha!”
Habertürk ve Show TV dahil 121 şirkete el konuldu, 10 kişi hakkında gözaltı kararı