DAMLA MEDYA

Halkların Demokratik Kongresi (HDK) soruşturması kapsamında tutuklanan Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Parti Meclisi üyesi Ahmet Saymadi’nin yargılandığı davanın ilk duruşması İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü.

MA'nın haberine göre, "Örgüt üyeliği" suçlamasıyla yargılanan Saymadi, 21 Şubat’tan bu yana tutuklu. Mahkeme Saymadi’nin tutukluluğuna devam kararı verdi bir sonraki duruşma Temmuz’da.

Duruşmaya Saymadi ve avukatı katılırken, SYKP Eş Genel Başkanları Feray Mertoğlu ve Mertcan Titiz ile çok sayıda izleyici de salonda yer aldı.

Savunmasında iddianameyi eleştiren Saymadi, 2011-2013 yıllarındaki HDK faaliyetleri gerekçe gösterilerek 2025 yılında tutuklanmasının hukuksuz olduğunu söyledi.

“Savcılık makamı tarihleri, olguları ve kurumları birbirine karıştırarak suç üretmeye çalışıyor. Eğer HDK yasadışıysa neden 14 yıl boyunca hiçbir işlem yapılmadı?” dedi.

“Eşbaşkanlık sistemi suç sayılabilir mi?”

İddianamede HDK’nin KCK benzeri bir eşbaşkanlık sistemine sahip olduğuna dair ifadeleri de eleştiren Saymadi,

“Bu mantıkla eşbaşkanlık sistemini savunan her yapı suçlu ilan edilebilir. Cumhurbaşkanı'nın geçmişte söylediği ‘Ben Büyük Ortadoğu Projesi'nin eşbaşkanıyım’ ifadesi bile bu bakışla sorgulanabilir" şeklinde konuştu.

Saymadi, HDK hakkında herhangi bir kapatma davası ya da Anayasa Mahkemesi kararı bulunmadığını hatırlattı. Örgütün faaliyetlerini şeffaf şekilde yürüttüğünü ve merkez binasının açık olduğunu vurguladı.

“Tutuklandığımız gün HDK pankart açtı, eş sözcüleri bizi ziyaret etti”

Saymadi, HDK’nin kamuoyuna açık, meşru bir siyasi yapı olduğunu şu sözlerle savundu:

“Tutuklandığımız akşam HDK, adliye önünde pankart açarak açıklama yaptı. Ardından eş sözcüler, cezaevine gelip bizi ziyaret etti. Faaliyetlerini duyuran, internet sitesi bulunan, cezaevinde açık görüşler gerçekleştiren bir yapının illegal olduğu nasıl söylenebilir?”

“Demokratik haklar çerçevesinde siyaset yaptım”

Suç oluşturan herhangi bir eylemi bulunmadığını vurgulayan Saymadi, HDK’nin yasal zeminde faaliyet gösteren bir yapı olduğunu belirtti.

“Ben, düşünce, ifade ve örgütlenme hakkı kapsamında yürütülen siyasi çalışmalara katıldım. Bu çalışmalar şeffaf ve demokratikti” dedi.

Duruşmada savunmanın tahliye talebine karşılık, savcılık tutukluluğun sürmesini istedi. Mahkeme, tutukluluğun devamına hükmederek bir sonraki duruşmayı 4 Temmuz tarihine erteledi.

BİANET