Telefon
WhatsApp
SURUÇ KATLİMININ10.YILINDA FAİLLERİN ORTAYA ÇIKARILMASI İSTENDİ...

Dem parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan TBMM sunduğu ve dilekçede Anayasa’nın 98. İçtüzüğün 104. ve 105. Maddeleri gereğince bir meclis araştırması komsiyonun açılmasını istedi. Dilekçedeki sunum aşağdaki gibidir.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu’nun (SGDF) çağrısıyla 20 Temmuz 2015 tarihinde Şanlıurfa Suruç’a Türkiye’nin dört bir yanından gelen yüzlerce genç, topladıkları oyuncaklar ve insani yardım malzemelerini Kobane’deki çocuklara ve halklara götürmek için bir araya gelmişti. Kuzey Doğu Suriye’ye saldıran IŞİD terör örgütünü protesto etmek ve barışçıl bir eylemle halklar arasındaki köprüyü kurmak isteyen gençlere yönelik gerçekleştirilen IŞİD terör örgütü saldırısı sonucunda 33 yurttaş yaşamını yitirmiş, 200’den fazla yurttaş ise yaralanmıştır. Amara Kültür Merkezi’nde basın açıklaması yaptıkları sırada gerçekleşen patlama sonrası barışçıl bir eylem olan bu toplanma bir katliama dönüşmüş; Türkiye halklarının vicdanında derin bir yara açmıştır. Fakat aradan geçen 10 yıla rağmen bu katliam tüm yönleriyle aydınlatılmamış, adli ve idari makamların ihmallerinin olup olmadığı gün yüzüne çıkartılmamış, bu katliamın gerçekleşmesinde rol oynayan failler adalet önünde hesap vermemiştir. Suruç Katliamı’nın tüm yönleriyle araştırılması, sorumluların açığa çıkartılıp adaletin sağlanması amacıyla Anayasa’nın 98. İçtüzüğün 104. ve 105. Maddeleri gereğince bir meclis araştırması açılmasını arz ederiz. 19.07.2025

Dilan Kunt Ayan
Şanlıurfa Milletvekili

GEREKÇE

Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu’nun (SGDF) çağrısıyla bir araya gelen yaklaşık 300 kişi, 20 Temmuz 2015 tarihinde Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde, Kobane’deki çocuklara oyuncaklar ve insani yardım malzemelerini götürmek, IŞİD terör örgütüne maruz kalan halklarla dayanışmak için bir araya geldikten sonra amaçlarına yönelik Amara Kültür Merkezi’nde basın açıklaması yapmak istemiş, o sırada IŞİD terör örgütü tarafından canlı bomba intihar saldırısı gerçekleştirilmiş, saldırı sonucu 33 yurttaşımız katledilmiş ve 100’ün üzerinde yurttaşımız ise yaralanmıştır.
On yıl önce gerçekleştirilen bu katliamın aydınlatılması için başta Suruç Aileleri İnisiyatifi olmak üzere birçok kesimden talepler gelmiş, Türkiye tarihine bir kara leke olarak sürülen bu katliamın faillerinin açığa çıkartılması ve adaletin sağlanması için mücadele edilmiştir. Fakat Suruç Katliamı’ndan sonra açılan dosya hakkında gizlilik kararı verilmiş, katliamın oluş şekli, kimler tarafından organize edildiği, kimlerin göz yumduğu ve failleri adeta gizlenmeye çalışılmıştır. Gizlilik kararı kaldırıldıktan sonra ise soruşturmada hiçbir delil toplanmamıştır. Katliam öncesi ve sonrasına ilişkin görüntüler dava dosyasına üç buçuk yıl sonra eklenmiş, görüntülerde katliam sonrasına ilişkin 5 saatlik kısmın kesildiği ortaya çıkmıştır. Canlı bomba IŞİD terör örgütü üyesi Şeyh Abdurrahman Alagöz’ün kimlerle iltisak halinde olduğu, katliamı kimlerle planladığı, Suruç’a nasıl geldiği, nerede kaldığı, kimlerle ilişkiye geçtiğiyle ilgili hiçbir kayıt dosyaya eklenmemiştir.
Katliamın bir numaralı faili olan IŞİD bağlantılı ve poliste arama kaydı olan Şeyh Abdurrahman Alagöz isimli kişinin hiçbir güvenlik kontrolüne tabi tutulmadan Amara Kültür Merkezi’ne kadar nasıl geldiği, hangi iletişim kanalları üzerinden bu katliamı organize ettiği açığa çıkarılmamıştır.
Ayrıca iddianamede yer aldığı üzere Şanlıurfa İl Emniyet Müdürlüğü'nün, 17 Temmuz 2015 tarihinde Suruç Emniyet Müdürlüğü'ne gönderdiği yazıda Suruç İlçe Emniyet Müdürü'nün bu görevi yerine getirmediği için cezalandırılmasını istediği görülmüştür. Yine dava dosyasında yer alan başka bir belgeye göre, İlçe Jandarma Komutanlığı "Canlı bomba saldırısı olabilir" diyerek, 1 Temmuz-31 Temmuz günlerinde arama yapma kararı talep etmiştir. Sulh Ceza Hakimliği talebi kabul etmiştir, jandarmaya "yol, ev, işyeri, araba, çanta, üst-baş" araması yapma izni verilmiş ancak bu karara rağmen, jandarma önlem almamıştır. Mülkiye müfettişlerinin, IŞİD’in Suruç’ta düzenlediği canlı bomba saldırısındaki ihmal iddialarına yönelik hazırladığı raporda, canlı bomba saldırısını düzenleyen Abdurrahman Alagöz’ün isminin Emniyet’in bilgi sistemleri DEVA ve İRİS programlarında, katliamdan saatler önce ve ertesi gün sorgulandığı bilgisi yer almaktadır.

Davanın tek tutuklu sanığı, Ankara Gar Katliamının da sanığı olan Yakup Şahin, hiçbir duruşmaya getirilmemiştir. Hilvan’da 22 Ekim 2021 tarihinde görülen karar duruşmasında Yakup Şahin’e 34 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmiştir.

Suruç Katliamı da IŞİD’in Türkiye’de gerçekleştirdiği Ankara Gar Katliamı, İstanbul Taksim patlaması, Reyhanlı saldırısı gibi diğer saldırılarla beraber aydınlatılmamış, kamu görevlilerinin ya da sivil başka kişilerin bu katliamdaki rolünün olup olmadığı araştırılmamış, katliam failleri cezasız bırakılmıştır. Bunun yerine Suruç’ta yaşamını kaybeden insanların ailelerine, mücadele arkadaşlarına davalar açılmış, Suruç anması yapmak suç sayılmıştır.

Toplumsal barış taleplerinin yükseldiği, Türkiye açısından demokratik, barışçıl bir sürece girildiği bu dönemde bütün bu gerçekler göz önüne alındığında Suruç Katliamı’nın aydınlatılmasının önemi ve aciliyeti çok daha fazla artmıştır. Söz konusu katliamın tüm yönleriyle araştırılması ve faillerin açığa çıkarılması, benzer katliamların bir daha gerçekleşmemesi, IŞİD hareketliliğine karşı uluslararası önlemlerin alınması amacıyla amacıyla ivedilikle Anayasa’nın 98’inci ve içtüzüğün 104’üncü ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını teklif ve arz ederim.

özka lastik

0 Yorum

Henüz Yorum Yapılmamıştır.! İlk Yorum Yapan Siz Olun

Yorum Gönder

Lütfen tüm alanları doldurunuz!

İmam Bakır

Puan Durumu

Takım OM G M P
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
15
16
17
18
19
20

Reklam

lösev

Yazarlarımız

Şanlıurfa Nöbetçi Eczaneler

Anket

Sidebar Alt Kısım İkili Reklam Alanından İlki 150x150
Sidebar Alt Kısım İkili Reklam Alanından İlki 150x150

E-Bülten Aboneliği