Ümraniye Topağacı’nda ‘rantsal’ dönüşüme karşı barınma hakkı mücadelesi
Topağacı Mahallesi Direniyor” diyerek bir araya gelen yurttaşlar, altyapı hizmetleri kesintileri, tehditler ve polis müdahalesine rağmen adil ve şeffaf bir dönüşüm talep ediyor.
Ümraniye Topağacı’nda ‘rantsal’ dönüşüme karşı barınma hakkı mücadelesi

İstanbul’un Ümraniye ilçesinde bulunan Topağacı Mahallesi sakinleri, ‘rezerv yapı alanı’ ilan edilip altyapı hizmetleri kesilerek başlatılan kentsel dönüşüm sürecine karşı direniyor. Mahalleli, sürecin şeffaf yürütülmediğini, tehdit ve baskı ile muvafakatname imzalatıldığını savunuyor.
Mart 2024’te ‘rezerv yapı alanı’ ilan edilen mahallede, proje kapsamında 174 binanın yıkılması, yerine ise “109 bin 518 metrekare satılabilir alana sahip 1174 konut ve ticari alan inşa edilmesi” öngörülüyor. Ümraniye Belediyesi’nin resmi açıklamasına göre ise şu ana kadar 73 yapı (89 bağımsız birim) yıkıldı.
Adil ve şeffaf bir sürecin yürütülmediğini ve evlerinden çıkmak istemediklerini belirten yurttaşların tahliyesi amacıyla, 24 Temmuz’da mahallede kolluk kuvvetleri eşliğinde elektrik, su ve doğalgaz kesintisi uygulandı.
Bu gelişmenin ardından “Topağacı Mahallesi Direniyor” diyerek bir araya gelen mahalle sakinleri, 24 Temmuz’dan bu yana barınma haklarını savunmak için toplantılar düzenliyor, yürüyüşler gerçekleştiriyor ve Ümraniye Belediyesi önünde protesto eylemleri yapıyor.
CHP ve DEM Parti milletvekillerinin yanı sıra çeşitli siyasi partiler, demokratik kitle örgütleri, gençlik örgütleri ve kent hakkı savunucuları, mahalleye düzenli ziyaretler gerçekleştirerek sürece destek veriyor. DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu da 25 Temmuz’da konuyu Meclis gündemine taşıdı.

Rezerv yapı alanı nedir?
“Kentsel Dönüşüm Kanunu” olarak bilinen 6306 sayılı kanun uyarınca gerçekleştirilecek uygulamalarda yeni yerleşim alanı olarak kullanılmak üzere, TOKİ’nin veya İdarenin talebine bağlı olarak veya resen Bakanlıkça belirlenen alanlardır. Ancak 9 Kasım 2023’te yapılan değişikliklerle kanundaki “rezerv yapı alanı” tanımı da değiştirilerek halihazırda yerleşim alanı olan yerlere de el konulmasının önü açıldı.
İmar affıyla başlayan ‘dönüşüm’ süreci
bianet’e konuşan mahalle sakinlerinden Oğuz Yolcu, “Bu bir kentsel dönüşüm değil; tamamen rantsal dönüşüm. Bu yüzden mahalleli olarak sonuna kadar direneceğiz,” dedi.
Ümraniye Belediyesi’nin verilerine göre 13 bin 826 kişinin yaşadığı Topağacı Mahallesi’ndeki dönüşüm süreci, 2018 Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimleri öncesi ilan edilen imar affı ile başladı.

İstanbul Finans Merkezi’nin bulunduğu Finanskent Mahallesi de Ümraniye sınırlarında yer alıyor. Burada süren büyük inşaat faaliyetlerinin yanı sıra, Topağacı, Elmalıkent, Dumlupınar, Hekimbaşı, İnkılap ve Kazım Karabekir mahallelerini kapsayan 8 milyon 82 bin 590 metrekare büyüklüğündeki alana ilişkin 2020 yılında başlatılan kentsel dönüşüm projesi ile ilçe büyük ölçüde bir şantiye sahasına dönüşmüş durumda.

“İtirazımız kentsel dönüşüme değil hukuksuzluğa”
Ümraniye Belediyesi’nin 2025–2029 Stratejik Planı’nda, kentsel dönüşüm projelerinin amacı, “vatandaşların hayatını kolaylaştıran, planlı ve yaşanabilir kent uygulamalarını hayata geçirmek” olarak tanımlanıyor.
Belediye Başkanı İsmet Yıldırım ise, Topağacı’ndaki kentsel dönüşüm sürecinin yasal gereklilik olan yüzde 51’lik çoğunluğun üzerine çıkılarak yüzde 67’ye ulaştığını ve bu sayede “vatandaşlarla gönül birliği sağlandığını” savunuyor.
Ancak mahalleliler bu görüşe katılmıyor.
bianet’e konuşan ve adını vermek istemeyen bir mahalle sakini, sürecin şeffaf yürütülmediğini belirterek, “Yüzde 51’lik çoğunluğu sağladıklarını söyleyip vatandaşları gizli numaralardan aradılar. Haziran sonuna kadar imzaya gelinmesini istediler. Rayiç bedelle evlerin elimizden alınacağı tehdidiyle insanlar baskı altına alındı” dedi.
Oğuz Yolcu ise itirazlarının kentsel dönüşüme değil, sürecin hukuka aykırı şekilde, dayatmalarla ve usulsüz tahliyelerle yürütülmesine olduğunu ifade etti:
“Bizim amacımız kentsel dönüşüme karşı çıkmak değil. Bugün bir araç satın aldığınızda hemen notere gidersiniz; çünkü kendinizi garanti altına almak istersiniz. Ama burada noter yok, resmi bir imza yok. Belediye, devlet, hükümet — hepsi bugün var, yarın yok. Yarın bir gün bu işi bıraktıklarında karşımızda muhatap bulamayacağız. Herkesin hakkı verilsin, resmi sözleşmeler yapılsın, herkes mutlu olsun. Kimse gecekonduda yaşamak istemez. Biz de güzel dairelerde oturmak isteriz.”
Tepki çeken ‘muvafakatname’
Mahalle halkı tarafından tepkiyle karşılanan muvafakatname süreciyle ilgili en çok eleştirilen başlıklar şöyle:
- Haklar, arsa büyüklüğüne göre dağıtılıyor. Mevcut yapılar dikkate alınmıyor.
- 40 m²’den küçük arsalar için konut hakkı tanınmıyor; paylı mülkiyet öneriliyor.
- Tapuların Hazine’ye devri zorunlu. Devir yapılmazsa acele kamulaştırma uygulanıyor.
- Sözleşmeden çekilmek isteyenler, yıkım ve hafriyat bedelini ödemek zorunda.
- Kira yardımı, sadece talep eden ve anlaşma şartlarına uyanlara, en fazla 48 ay süreyle veriliyor.
- Elektrik, su ve doğalgaz kesintilerine dair sözleşmede herhangi bir madde yer almıyor.
BİANET
Benzer Haberler
DEM Parti temsilcileri Fındık İşçisi Ailenin Acısını Paylaştı
Ümraniye Topağacı’nda ‘rantsal’ dönüşüme karşı barınma hakkı mücadelesi
Tuşba Belediyesi Meclisinde 7554 Sayılı Kanun Gündeme Alındı
TÜRK BÜRO-SEN ŞANLIURFA ŞUBE BAŞKAN VEKİLİ AHMET BAHAR’DAN AÇIKLANAN PERSONEL ALIMINA TEPKİ
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ 1812 AİLEYE SOSYAL KART DAĞITTI
Suruç belediyesine çirkin saldırı.
Durakta kan donduran cinayet!
ARAÇ KİRALARKEN DİKKAT:BELİ OLMAYAN YERDEN KİRALAMA YAPMAYIN